DİYARBAKIR – Kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği (İHD) ve kayıp yakınlarının ‘Kayıplar bulunsun, failler yargılansın’ aksiyonuna polis müsaade vermedi. Koşuyolu Parkı Hayat Hakkı Anıtı önünde her hafta düzenlenen aktiflik, Diyarbakır Valiliği tarafından getirilen eylen ve aktiflik yasağı gerekçesiyle engellendi.
Polis ablukasına alınan parkta koşa bir açıklama yapan İHD Diyarbakır Şubesi Lideri Abdullah Zeytun, valiliğin yasak kararına karşı dava açtıklarını belirterek, kayıp yakınlarının yanında olmaya devam edeceklerini söyledi.
İHD ve kayıp yakınlarının düzenlediği “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” aktifliğinin 720’nci haftasında, 28 Kasım 2015 tarihinde Sur’da katledilen Diyarbakır Barosu Lideri Tahir Elçi’nin faillerini soracak ve adalet talebinde bulunacaktı.
İHD kayıp yakınlarının Tahir Elçi açıklaması ise şöyle:
“1966 yılında Şırnak’ın Cizre ilçesinde doğan Tahir Elçi, orta ve lise tahsilini Cizre’de tamamladı. 1991 yılında Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu.
1992 yılından itibaren Diyarbakır’da özgür avukatlık yapan Tahir Elçi, ceza ve insan hakları hukuku alanında ağırlaştı. İnsan Hakları Derneği (İHD) üyesi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) kurucularından olan Elçi, 1990’lı yıllardaki yargısız infaz, faili meçhul cinayetler, köy yakma davalarında mağdurların avukatlığını yaparken, Diyarbakır ve bölgedeki hak ihlalleriyle ilgili de birçok çalışmayı sürdürdü. Tahir Elçi, 1994 yılında 26 kişinin vefatına neden olan Kuşkonar ve Koçağılı köylerinin bombalanması, Lice Davası, Temizöz Davası, Roboski Katliamı üzere pek çok davanın avukatlığını yaptı.
Birçok sivil toplum örgütünün kuruluş ve çalışmalarında yer alan Tahir Elçi, 2012 yılında Diyarbakır Barosu Başkanlığına seçildi. 2014 yılı olağan genel heyeti ile tekrar baro başkanlık vazifesine seçildi.
28 Kasım 2015 tarihinde Diyarbakır Barosu tarafından Diyarbakır Sur ilçesinde yaşanan çatışmalar nedeniyle tahrip olan ve çok ağır ziyan gören tarihi eser ve kültürel varlıklara dikkat çekmek emeliyle, Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklamasına katılan Tahir Elçi, açıklamanın çabucak ardından tıpkı yerde meydana gelen silahlı çatışma sırasında, kendisine isabet eden kurşunla katledildi.
Tahir Elçi’nin öldürülmesine ait soruşturma süreci tesirli yürütülmedi. Olaya ait Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma 4,5 yıl sonra TMK ile yetkilendirilmiş ihtisas mahkemesi olan Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edilen iddianame ile davaya dönüştü. Hazırlanan iddianamenin sevk hususunda Tahir Elçi’nin öldürülmesi olayı hakkında taksirle insan öldürme hatasının oluştuğu kıymetlendirilmesi yapıldı.
21 Ekim 2020 tarihinde görülen birinci duruşmada; pandemi münasebet gösterilerek duruşma salonuna avukat ve izleyici kısıtlaması getirilmiş ve bu halde kamuoyunun davaya olan ilgisi kırılmaya çalışıldı. Duruşmanın başlamasından kısa bir müddet sonra kelam almak isteyen müşteki ve vekillerinin, mahkeme heyeti tarafından duruşma salonundan çıkarılmakla tehdit edilmesi üzerine, mahkeme heyetinin adil ve yola uygun bir yargılama yapamayacağı konusunda kanaat oluşturdu. Elçi Ailesi avukatları tarafından mahkeme heyetinin tümü için ‘reddi hâkim’ talebinde bulundu.
Müşteki avukatların ‘reddi hâkim’ talebi ise ret edilmiştir. 15 Haziran 2022 tarihli duruşmada şahit olarak periyodun başbakanı olan Ahmet Davutoğlu’nun dinlenilmesine karar verilmişse de duruşma dışı müştekiye ve vekillerine rastgele bir bilgi verilmeden ve görüş alınmadan mahkeme tarafından bu karardan dönüldü.
23 Kasım 2022 tarihinde görülen son duruşmada ise avukatların geri alınan tanıklık kararına itirazlarına rağmen mahkeme heyeti salonu terk etti. Ortadan geçen 2 yıllık sürece karşın dava belgesinde rastgele bir ilerleme olmamış ve bir sonraki duruşmanın 5 Temmuz 2023 gününe ertelenmesine karar verilmiştir.
Derneğimiz üyesi, ömrünü cezasızlık ile çabaya adayan hak savunucusu Av. Tahir Elçi’nin katledildiği olaya ait hukuk prensiplerinden ve ciddiyetinden mahrum bu davanın, gerçek manada adaletin sağlandığı bir davaya dönüşmesi için uğraş edeceğimizi ve takipçisi olacağımızı kamuoyuna hürmet ile paylaşmak isteriz. Tahir Elçi için adalet istemekten asla vazgeçmeyeceğiz.” (DUVAR)
